30 Ara 2024
BT Content Showcase - модуль joomla Книги

Ailelere 'sanal tehlike' uyarısı

BİLİM & TEKNOLOJİ
Typography
Eskişehir

Sosyal İletişim Uzmanı Doç. Dr. Levent Eraslan ve Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, aileleri sanal ortamdaki tehlikelere karşı dikkatli olmaya çağırarak, ebeveynlerden çocuklarının internette ve sosyal medyada neler yaptıklarını iyi takip etmelerini önerdi.

Eraslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal ağların insanların sadece birbirini bulduğu yerler olmadığının altını çizerek, ticaret, siyaset, ideoloji, teoloji, politika gibi birçok unsurun olduğu sosyal medyanın iyi anlaşılması gerektiğini vurguladı.

Dünya nüfusunun yarısının her gün online durumda olduğunu ifade eden Eraslan, şöyle konuştu:

"Türkiye'de 55 milyon kişi sosyal ağları kullanıyor. Bu çok büyük bir rakam. Annede, babada ve çocukta birer telefon varsa ve televizyon açıksa hele bu eylem genelde saat 20.00'den sonra oluyorsa gerçeklik yerini sanallığa bırakıyor. Ebeveynlerin çocuklarla yakın ilişki kurması çok önemli. Çocuğumuz sosyal medya ve dijital dünyadaki izlerini takip etmeliyiz. Bu takip çocuğu sürekli kontrol etme ve yasaklama çalışması olarak algılanmaması gerekiyor. Çocuğumuzun ne yaptığını bilmemiz lazım. Sosyal medya artık kriminal iletişim aracı oldu. Çocuklarımızın kriminal saat dilimi olan 02.00-05.00 arasında ne yaptığını izlememiz gerekiyor. Mutlaka çocuğumuzun sosyal ağlarda kimlerle görüştüğünü bilmeliyiz çünkü kötü niyetli kişiler, aynı yaştaymış gibi yaparak çocuğumuzu kandırıyor."

"Sosyal medyada mahremiyet önemli"

Eraslan, sosyal ağlarda konum paylaşımının dahi yapılmaması gerektiğine dikkati çekerek, "Çocuklarımızın kişisel bilgilerini, fotoğraflarını asla paylaşmamalıyız. Burada Japon aile modelini öneriyorum. Onlar asla fotoğraf paylaşmıyorlar. Japon aile modelinde mahremiyet ön plandadır. Aile kendi kişisel bilgi ve özellikleri ile fotoğraflarını paylaşmaz. Sosyal medyada mahremiyet önemli. Mahremin kamusallaşmasıyla istismarın önü açılıyor. Çocuk istismarcılarının büyük bir çoğunluğu sosyal medyadan besleniyor." dedi.

Bu yüzden ailelere çocuklarının herhangi bir fotoğrafını sosyal medyada paylaşmamasını önerdiklerini vurgulayan Eraslan, bunun her açıdan önem taşıdığını söyledi.

Ailelerin çocuklarının psikolojik yapısını da incelemesi gerektiğini ifade eden Eraslan, çocuğun olağan akıştan düşüp, içine kapanık ya da hırçınlık ile notlarında düşme görülüyorsa bunun nedenin sosyal ağlar olabileceğini dile getirdi.

"Anne ve babalar yeni akımlardan haberdar olsun"

Eraslan, ebeveynlerin internette yayılan akımlardan haberdar olması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Çocuklarımızı odalarında telefon ya da bilgisayar ile baş başa bırakmamalıyız. Yeni yeni akımlar ve tehlikeli oyunlar ortaya çıkıyor. Bu durumla karşılaşanlar, siber@egm.gov.tr ile durumu paylaşılmalıdır. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı bu konuda güzel çalışmalar yapıyor. Çocuklarımızın internet geçmişini de kontrol edelim. Sürekli internet geçmişi silen bir çocuk istenmeyen yerlerde geziyor olabilir. Çocukları gerçek dünyadan da koparmamalıyız. Alışveriş merkezleri ya da kapalı alanların dışındaki yerlerde çocukların vakit geçirmesi gerekiyor. Çocuk telefonda Google Earth'ten dünyayı görebiliyor ancak bir yerden bir yere gidemiyor. Çocuklarımızla nitelikli vakit geçirmeliyiz. Serbest zamanlarınızı ne kadar nitelikli geçirirseniz kendinize olan efektif fayda da yükselir."

Milli Eğitim Bakanlığına da önemli görevlerin düştüğünü belirten Eraslan, "Medya okur-yazarlığı dersinin güncellenmesini şiddetle öneriyorum. Cumhurbaşkanlığımıza bağlı sosyal medya izleme merkezi kurulmalıdır. ABD'de sosyal medyayla ilgili 8, İngiltere de 3 ayrı yapı var." dedi.

Güvenli internet için filtre önerisi

Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, Asayiş Şube Müdürlüğü ve Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğünce kentte belli aralıklarla düzenlenen huzur toplantılarında, ailelere çocuklarını kötü alışkanlıklardan ve sanal ortamdaki tehlikelerden uzak tutmak için neler yapacakları konusunda bilgi veriyor.

Mahalle sakinleriyle kahvehanelerde düzenlenen toplantılarda buluşan Kurt, "Mavi Balina" gibi tehlikeli oyunlara karşı ebeveynleri uyarıyor.

Bu oyunları oynayan çocukların gerçek ile hayali karıştırabildiğine dikkati çeken Kurt, çocukların bu tür oyunlardan uzak tutulması gerektiğini vurguluyor.

Kurt, ailelerin çocuklarının güvenli internet kullanması için önlemler alması gerektiğine dikkati çekerek, "Anne, babalar çocuğun kullanabileceği interneti, girebileceği siteleri belirleyebiliyor. Seçici programlardan bunu filtreleyebiliyorlar. Çocuğun girdiği siteleri ve kullandığı programları takip etmekte fayda var." dedi.

Polisten "sanal kumar" uyarısı

Sanal dünyada işlenen suçların artış gösterdiğine dikkati çeken Kurt, "Bu konulardan bir tanesi de yasa dışı bahis ile ilgilidir. Sanal dünya üzerinden yapılan yasa dışı bahis olayları ile karşılaşıyoruz. İnsanlarımız bundan dolayı da mağdur olabiliyor. Maalesef sanal kumar üzerinden de çok fazla kara para dönüyor." diye konuştu.

Suç kaynaklarının takibi ve önlenmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini aktaran Kurt, sanal kumar oynamanın kanun kapsamında suç olduğunu vurguladı.

"İnternet üzerinden dolandırıcılık"

Kurt, dolandırıcıların son yıllarda interneti kullanarak sosyal medya üzerinden dolandırıcılık yaptıklarını anlattı.

Vatandaşlarla iletişime geçen dolandırıcıların özellikle kredi kartı bilgilerini istediklerini ifade eden Kurt, şunları kaydetti:

"Vatandaşlarımızla iletişime geçen sanal dolandırıcılar bu ortamı kullanarak 'kredi kartı aidatını iade edeceğiz' veya 'bonus kazandınız' diyerek kredi kartı şifresi isteyebiliyor. Vatandaşın birtakım bilgileri eline ulaştığı için bu durumdan dolayı da mağduriyetler yaşanabiliyor. Sosyal medya paylaşımları ve vatandaşın grup içerisinde çalışmaları internet üzerinden işlenen bir başka suç şekli. Vatandaşın grup içerisinde başka kişilere ve kurumlara karşı suç olabilecek, hakaret, tehdit niteliğinde paylaşımlar yapması da suç kapsamına giriyor. Bu durumlar da mağduriyetlere sebep olabiliyor."

Kurt, özellikle gençlerin sosyal medya üzerinden kişisel bilgilerin ve özel hayatın gizliliğini ihlali konusunda suç işleyebildiğini dile getirdi.

"Emniyet teşkilatı teknolojiyi çok iyi kullanıyor"

Ali Kemal Kurt, emniyet teşkilatının teknolojiyi çok iyi kullanan kurumlardan biri olduğunu vurguladı.

Emniyet teşkilatının sanal dünyayı yakından izlediğini ifade eden Kurt, şu bilgileri verdi:

"İnternette suç içeriği olabilecek örgütsel paylaşımlar ve gruplaşmaların takibi yapılıyor. Suç işleyen kişileri önlemeye ve tespiti anlamındaki çalışmalarımızı yürütüyoruz. Hepsini de tespit edip gerekli mercilere bunları iletiyoruz. Bu konularla ilgili bilinçlendirme çalışmalarımız da yoğun şekilde devam ediyor. Özellikle okullarda milli eğitim müdürlükleriyle koordineli olarak eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarımız devam ediyor. Yine mahalle toplantılarımızı kahvelerde gerçekleştiriyoruz. Bu konularla ilgili hazırladığımız broşürleri vatandaşlarımıza iletiyor ve onların isteklerini dinliyoruz. Emniyetimizin yayın yoluyla da bilinçlendirme çalışmaları devam etmektedir."

Eskişehir

Sosyal İletişim Uzmanı Doç. Dr. Levent Eraslan ve Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, aileleri sanal ortamdaki tehlikelere karşı dikkatli olmaya çağırarak, ebeveynlerden çocuklarının internette ve sosyal medyada neler yaptıklarını iyi takip etmelerini önerdi.

Eraslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sosyal ağların insanların sadece birbirini bulduğu yerler olmadığının altını çizerek, ticaret, siyaset, ideoloji, teoloji, politika gibi birçok unsurun olduğu sosyal medyanın iyi anlaşılması gerektiğini vurguladı.

Dünya nüfusunun yarısının her gün online durumda olduğunu ifade eden Eraslan, şöyle konuştu:

"Türkiye'de 55 milyon kişi sosyal ağları kullanıyor. Bu çok büyük bir rakam. Annede, babada ve çocukta birer telefon varsa ve televizyon açıksa hele bu eylem genelde saat 20.00'den sonra oluyorsa gerçeklik yerini sanallığa bırakıyor. Ebeveynlerin çocuklarla yakın ilişki kurması çok önemli. Çocuğumuz sosyal medya ve dijital dünyadaki izlerini takip etmeliyiz. Bu takip çocuğu sürekli kontrol etme ve yasaklama çalışması olarak algılanmaması gerekiyor. Çocuğumuzun ne yaptığını bilmemiz lazım. Sosyal medya artık kriminal iletişim aracı oldu. Çocuklarımızın kriminal saat dilimi olan 02.00-05.00 arasında ne yaptığını izlememiz gerekiyor. Mutlaka çocuğumuzun sosyal ağlarda kimlerle görüştüğünü bilmeliyiz çünkü kötü niyetli kişiler, aynı yaştaymış gibi yaparak çocuğumuzu kandırıyor."

"Sosyal medyada mahremiyet önemli"

Eraslan, sosyal ağlarda konum paylaşımının dahi yapılmaması gerektiğine dikkati çekerek, "Çocuklarımızın kişisel bilgilerini, fotoğraflarını asla paylaşmamalıyız. Burada Japon aile modelini öneriyorum. Onlar asla fotoğraf paylaşmıyorlar. Japon aile modelinde mahremiyet ön plandadır. Aile kendi kişisel bilgi ve özellikleri ile fotoğraflarını paylaşmaz. Sosyal medyada mahremiyet önemli. Mahremin kamusallaşmasıyla istismarın önü açılıyor. Çocuk istismarcılarının büyük bir çoğunluğu sosyal medyadan besleniyor." dedi.

Bu yüzden ailelere çocuklarının herhangi bir fotoğrafını sosyal medyada paylaşmamasını önerdiklerini vurgulayan Eraslan, bunun her açıdan önem taşıdığını söyledi.

Ailelerin çocuklarının psikolojik yapısını da incelemesi gerektiğini ifade eden Eraslan, çocuğun olağan akıştan düşüp, içine kapanık ya da hırçınlık ile notlarında düşme görülüyorsa bunun nedenin sosyal ağlar olabileceğini dile getirdi.

"Anne ve babalar yeni akımlardan haberdar olsun"

Eraslan, ebeveynlerin internette yayılan akımlardan haberdar olması gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Çocuklarımızı odalarında telefon ya da bilgisayar ile baş başa bırakmamalıyız. Yeni yeni akımlar ve tehlikeli oyunlar ortaya çıkıyor. Bu durumla karşılaşanlar, This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it. ile durumu paylaşılmalıdır. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı bu konuda güzel çalışmalar yapıyor. Çocuklarımızın internet geçmişini de kontrol edelim. Sürekli internet geçmişi silen bir çocuk istenmeyen yerlerde geziyor olabilir. Çocukları gerçek dünyadan da koparmamalıyız. Alışveriş merkezleri ya da kapalı alanların dışındaki yerlerde çocukların vakit geçirmesi gerekiyor. Çocuk telefonda Google Earth'ten dünyayı görebiliyor ancak bir yerden bir yere gidemiyor. Çocuklarımızla nitelikli vakit geçirmeliyiz. Serbest zamanlarınızı ne kadar nitelikli geçirirseniz kendinize olan efektif fayda da yükselir."

Milli Eğitim Bakanlığına da önemli görevlerin düştüğünü belirten Eraslan, "Medya okur-yazarlığı dersinin güncellenmesini şiddetle öneriyorum. Cumhurbaşkanlığımıza bağlı sosyal medya izleme merkezi kurulmalıdır. ABD'de sosyal medyayla ilgili 8, İngiltere de 3 ayrı yapı var." dedi.

Güvenli internet için filtre önerisi

Edirne Emniyet Müdürü Ali Kemal Kurt, Asayiş Şube Müdürlüğü ve Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğünce kentte belli aralıklarla düzenlenen huzur toplantılarında, ailelere çocuklarını kötü alışkanlıklardan ve sanal ortamdaki tehlikelerden uzak tutmak için neler yapacakları konusunda bilgi veriyor.

Mahalle sakinleriyle kahvehanelerde düzenlenen toplantılarda buluşan Kurt, "Mavi Balina" gibi tehlikeli oyunlara karşı ebeveynleri uyarıyor.

Bu oyunları oynayan çocukların gerçek ile hayali karıştırabildiğine dikkati çeken Kurt, çocukların bu tür oyunlardan uzak tutulması gerektiğini vurguluyor.

Kurt, ailelerin çocuklarının güvenli internet kullanması için önlemler alması gerektiğine dikkati çekerek, "Anne, babalar çocuğun kullanabileceği interneti, girebileceği siteleri belirleyebiliyor. Seçici programlardan bunu filtreleyebiliyorlar. Çocuğun girdiği siteleri ve kullandığı programları takip etmekte fayda var." dedi.

Polisten "sanal kumar" uyarısı

Sanal dünyada işlenen suçların artış gösterdiğine dikkati çeken Kurt, "Bu konulardan bir tanesi de yasa dışı bahis ile ilgilidir. Sanal dünya üzerinden yapılan yasa dışı bahis olayları ile karşılaşıyoruz. İnsanlarımız bundan dolayı da mağdur olabiliyor. Maalesef sanal kumar üzerinden de çok fazla kara para dönüyor." diye konuştu.

Suç kaynaklarının takibi ve önlenmesine yönelik çalışmaların devam ettiğini aktaran Kurt, sanal kumar oynamanın kanun kapsamında suç olduğunu vurguladı.

"İnternet üzerinden dolandırıcılık"

Kurt, dolandırıcıların son yıllarda interneti kullanarak sosyal medya üzerinden dolandırıcılık yaptıklarını anlattı.

Vatandaşlarla iletişime geçen dolandırıcıların özellikle kredi kartı bilgilerini istediklerini ifade eden Kurt, şunları kaydetti:

"Vatandaşlarımızla iletişime geçen sanal dolandırıcılar bu ortamı kullanarak 'kredi kartı aidatını iade edeceğiz' veya 'bonus kazandınız' diyerek kredi kartı şifresi isteyebiliyor. Vatandaşın birtakım bilgileri eline ulaştığı için bu durumdan dolayı da mağduriyetler yaşanabiliyor. Sosyal medya paylaşımları ve vatandaşın grup içerisinde çalışmaları internet üzerinden işlenen bir başka suç şekli. Vatandaşın grup içerisinde başka kişilere ve kurumlara karşı suç olabilecek, hakaret, tehdit niteliğinde paylaşımlar yapması da suç kapsamına giriyor. Bu durumlar da mağduriyetlere sebep olabiliyor."

Kurt, özellikle gençlerin sosyal medya üzerinden kişisel bilgilerin ve özel hayatın gizliliğini ihlali konusunda suç işleyebildiğini dile getirdi.

"Emniyet teşkilatı teknolojiyi çok iyi kullanıyor"

Ali Kemal Kurt, emniyet teşkilatının teknolojiyi çok iyi kullanan kurumlardan biri olduğunu vurguladı.

Emniyet teşkilatının sanal dünyayı yakından izlediğini ifade eden Kurt, şu bilgileri verdi:

"İnternette suç içeriği olabilecek örgütsel paylaşımlar ve gruplaşmaların takibi yapılıyor. Suç işleyen kişileri önlemeye ve tespiti anlamındaki çalışmalarımızı yürütüyoruz. Hepsini de tespit edip gerekli mercilere bunları iletiyoruz. Bu konularla ilgili bilinçlendirme çalışmalarımız da yoğun şekilde devam ediyor. Özellikle okullarda milli eğitim müdürlükleriyle koordineli olarak eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarımız devam ediyor. Yine mahalle toplantılarımızı kahvelerde gerçekleştiriyoruz. Bu konularla ilgili hazırladığımız broşürleri vatandaşlarımıza iletiyor ve onların isteklerini dinliyoruz. Emniyetimizin yayın yoluyla da bilinçlendirme çalışmaları devam etmektedir."