Osmanlı Devleti Tarihi Yazı Dizisi-9

Geçtiğimiz sayıdaki yazımızda padişah Fatih Sultan Mehmet’in hayatından ve kişiliğinden bahsettik. Bu sayımızda ise Fatih Sultan Mehmet’in kuşkusuz en büyük icraatı olan İstanbul’un fethinden bahsedeceğiz.

Osmanlı Devleti’nin Toprakları Genişliyor

İstanbul’un Osmanlı Devleti’nin topraklarına katılmasını gereklilik haline getiren sebeplerden biri de o zamanki adıyla Konstantinopolis’in Osmanlı Topraklarının ortasında yer alıp toprak bütünlüğünü bozmasıydı. Ayrıca Karadeniz’i Ege ve Akdeniz’e bağlayan önemli boğazlar da buradadır. Yani Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethetme isteğinin başlıca sebepleri İstanbul’un jeopolitik konumu ve ekonomik potansiyelidir.

Fetih Hazırlıkları Yapılıyor

Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkenti olan İstanbul elbette ki çok sağlam surlarla iyi bir şekilde korunuyordu. Bu savunma hattını geçmek için Fatih Sultan Mehmet hummalı bir hazırlığa girişti. Anadolu Hisarı’nın karşısına Rumeli Hisarı’nı yaptırdı ve İstanbul’un meşhur surlarında fetih için yeterli bir açıklık oluşturmak için gerekli büyüklükteki topları bizzat Fatih Sultan Mehmet kendisi tasarladı. Bir buçuk ton ağırlığındaki bu toplara “şahi” adı verildi. Ayrıca Balkanlardan Bizans’a yardım gelmesi ihtimaline karşı sınırlara askerler gönderildi. Yani İstanbul tam anlamıyla çevrelendi

Kuşatma ve Haliç’teki Çözüm

Sultan II. Mehmet, 1453 yılında 23 Mart günü ordusuyla Edirne'den İstanbul’a hareket etti. İstanbul’un kuşatması resmen 6 Nisan'da başladı. Bizans kralı Konstantin son çare olarak Haliç’e zincir gerdirerek denizden yapılacak bir çıkarmayı önlemeyi amaçlarken kentin kapılarını da taşla ördürmeye başladı. Ancak Sultan II. Mehmet akla gelmeyecek bir plan düşünerek gemileri karadan yürütmek için Tophane’den Kasımpaşa’ya kadar kızaklar döşetti. Bu kızaklar yağlanıp üzerlerinden bir gecede 67 Osmanlı gemisi Haliç’e indirildi.

Hem karadan hem de denizden kuşatmayı sürdüren Osmanlı ordusu 18 Nisan'da İstanbul adalarını; 22 Nisan’da Haliç'i ve son olarak 29 Mayıs’ta, elli dört gün süren kuşatmadan sonra, tam olarak yirmi sekiz defa kuşatılan İstanbul’u alarak amacına erişti. Sultan II. Mehmet 21 yaşında dünya tarihinin seyrini değiştirecek olan bu başarıya imza atarak “Fatih” unvanını aldı.

Fetih’in Uluslararası Sonuçları

İstanbul’un fethi Doğu Roma İmparatorluğu’nun başkentinin düşmesiyle bin yıllık Roma İmparatorluğunun resmi olarak yıkılmasıyla sonuçlandı. Bu olay, tarihçiler tarafından Ortaçağın bitip Yeniçağın başlaması olarak görülür. İpek Yolu’nun Osmanlı Devleti’nin kontrolü altına geçmesinden sonra İpek ve Baharat yollarına ulaşmak için başka rotalar arayan Avrupalı kaşifler coğrafi keşifleri başlattı. İstanbul’dan İtalya’ya giden birçok bilim insanı ve sanatçı ise Reform Hareketleri ve Rönesans Döneminin başlamasına sebep oldu. Osmanlı Devleti hem Doğuda hem de Batıda itibarını arttırdı ve Anadolu’da toprak bütünlüğünü sağlayarak Yükselme Devri olarak adlandırılan dönemine girdi.

Kaynakça:

http://www.ttk.gov.tr/tarihveegitim/istanbulun-fethi/